تعريف to wing في الإنجليزية التركية القاموس.
- kanat
Kanatlarım olsa, sana uçarım.
- If I had wings, I would fly to you.
Bu karınca kraliçedir; kanatları olduğunu görmüyor musun?
- This ant is the queen; don't you see she has wings?
- kanat takmak
- {i} ek bina
Hastanenin üç ek binası var.
- The hospital has three wings.
- hava filosu
- towing
- çekme
- wing
- burun kanadı
- towing
- (Askeri) çekme (taşıma)
- towing
- (Otomotiv) yedekte çekme
- towing
- (Askeri) yedeğe alıp çekme
- wing
- (Askeri) uçuş kolu
- wing
- yaralamak
- wing
- (Kanun) koğuş
- wing
- (Askeri) alabanda
- wing
- tez
- wing
- vurmak
- wing
- (Havacılık) filo
- wing
- hız vermek
- wing
- kanat oyuncusu
- wing
- kol
O bana kol kanat gerdi ve bildiği her şeyi bana öğretti.
- She took me under her wing and taught me everything she knew.
Tom bana kol kanat gerdi.
- Tom took me under his wing.
- wing
- kanatlandırmak
- wing
- uçurmak
- wing
- kanadından vurmak
Onu kanadından vurmak zorunda kalacağım.
- I'll have to wing it.
- wing
- kolundan yaralamak
- wing
- binanın yan çıkıntısı
- wing
- sıvışma
- wing
- kanatlanmak
- wing
- hızlandırmak
- wing
- kanata
- wing
- kanadını yaralamak
- wing
- {f} uçmak
Kuşlar, uçmak için kanatlarını çırparlar.
- Birds flap their wings to fly.
Keşke uçmak için kanatlarım olsa.
- I wish I had wings to fly.
- wing
- uçarak götürmek
- wing
- {f} uçarak geçmek
- wing
- {i} uçma
Keşke uçmak için kanatlarım olsa.
- I wish I had wings to fly.
Uçmak için kanatlarım olsaydı, onu kurtarmaya giderdim.
- If I had wings to fly, I would have gone to save her.
- wing
- {i} futbol açık (oyuncu)
- wing
- {i} çoğ., tiy. kulis
- wing
- ya
- wing
- açıkta oynayan futbolcu
- wing
- {i} (kuş, uçak, bina, ordu, futbol veya siyasi partiye ait) kanat
- wing
- {i} uçuşan şey
- wing
- cenah
- wing
- vekol
- wing
- (Tıp) Kanatsı oluşum
- wing
- (Askeri) KOL: Bir hava filo kolu karada, denizde ve gemilerde üslenmiş havacılıktaki temel teşkilat ve idari birimdir
- wing
- {i} çamurluk
- wing
- {i} İng., oto. çamurluk. f
- wing
- tiyatro yan oda