Onlar daha fazla araştırma yapmak için bir tıp uzmanı istedi.
 - They asked a medical expert to do more research.
Biraz araştırma yapmak zorundayım.
 - I have to do a little research.
Dergi gezegendeki en iğrenç böcekleri araştırıyor.
 - The magazine is researching the most disgusting insects on the planet.
Aslında onu şimdi araştırıyoruz.
 - We're actually researching that right now.
Araştırma için mevcut az paramız var.
 - We have little money available for the research.
Araştırma enstitüsü, 1960'ların sonlarında kurulmuştur.
 - The research institute was established in the late 1960s.
Araştırma için mevcut az paramız var.
 - We have little money available for the research.
Araştırma enstitüsü, 1960'ların sonlarında kurulmuştur.
 - The research institute was established in the late 1960s.
Bunu araştırmak için gerçekten daha fazla zaman istiyorum.
 - I'd really like more time to research this.