Her iki türün avantajları ve dezavantajları var.
- Both types have advantages and disadvantages.
Onun için boşanma tek dezavantajla iyi bir buluş: ilk önce evlenmek zorundasın.
- For him, divorce is a good invention, with one sole disadvantage: you have to get married first.
Máire bir kazada yaralandı.
- Máire was injured in an accident.
Başka hiç kimse yaralanmadı.
- No one else was injured.
Büyükannem bacağını bir düşüşte incitti.
- My grandma injured her leg in a fall.
Tom bugün çalışırken kendini incitti.
- Tom injured himself at work today.