Biz hâlâ kanser için etkili bir tedavi keşfetmek zorundayız.
 - We have yet to discover an effective remedy for cancer.
Yeni petrol sahalarını keşfetmek için tüm servetini riske attı.
 - He risked his whole fortune to discover new oil fields.
Gerçek bir keşif yolculuğuna çıkmak yeni manzaralar bulmakla olmaz ancak onlara yeni gözlerle bakmakla olur.
 - The real journey of discovery doesn't consist in exploring new landscapes but rather in seeing with new eyes.
Araştırma tehlikelidir. Bazen hiç bulmak istemediğin bir şeyi bulursun.
 - Searching is dangerous. Sometimes you discover something you didn't at all want to find.
Bugün Ruslar geliyor! Ruslar geliyor! adında bir filmin olduğunu keşfettim.
 - Today I discovered that there's a movie called The Russians are coming! The Russians are coming!
Yeni bir yıldız keşfetti.
 - He discovered a new star.