tasmalı

listen to the pronunciation of tasmalı
التركية - الإنجليزية
(animal) that is wearing a collar
tasma
collar

Tom put a flea collar on his dog. - Tom köpeğine bir pire tasması taktı.

I grabbed the dog by its collar. - Köpeği tasmasından yakaladım.

tasma
band
Tasma
lead

When I pick up its lead, my dog wags its tail.

tasma
leash

If you want to buy a leash, go to a pet shop. - Bir tasma almak istiyorsan bir evcil hayvan dükkanına fit.

Tom usually walks his dog on a leash. - Tom köpeğini genellikle tasma kayışı ile gezdirir.

tasma
leather strap (which forms the upper of a bath clog)
tasma
collet
tasma
strap
tasma
collar (put around an animal's neck)
التركية - التركية

تعريف tasmalı في التركية التركية القاموس.

Tasma
(Osmanlı Dönemi) TAVK
Tasma
gal
tasma
Hayvan boyunduruğu
tasma
Kimi hayvanların boynuna takılan kemer biçiminde bağ
tasma
Bazı hayvanların boynuna takılan, bu hayvanları bir yere bağlamaya, çekip götürmeye yarayan kemer biçiminde bağ: "Bir adam yanaştı, tasmasından tuttuğu güzel bir koyunu gösterdi."- B. Felek
tasma
Bazı hayvanların boynuna takılan, bu hayvanları bir yere bağlamaya, çekip götürmeye yarayan kemer biçiminde bağ
tasma
Nalın ve terliğin ayağı tutan üstteki meşin bölümü