Tom kullanılmış bir motorsiklet için 300 dolardan daha fazla harcamak istemiyor.
- Tom doesn't want to spend more than $300 for a used motorcycle.
Tom kaç para harcamak zorunda olduğumuzu tam olarak bilmeli.
- Tom should know exactly how much money we have to spend.
Para harcamak seni mutlu eder mi?
- Does spending money make you happy?
Tom kaç para harcamak zorunda olduğumuzu tam olarak bilmeli.
- Tom should know exactly how much money we have to spend.
Eğer zayıflamak istiyorsan bir günü yemeksiz geçir.
- If you want to lose weight, spend a day without meals.
Şu çift güzel lokantalarda yemek yerken oldukça az para harcar.
- That couple spends quite a bit of money eating at nice restaurants.
Hayatımı seninle geçirmek istiyorum.
- I want to spend my life with you.
Tom, Mary ile bir hafta sonu daha geçirmek zorunda kalmaktan ödü patladı.
- Tom dreaded having to spend another weekend with Mary.
Küçük kozmetik detaylar hakkında endişelenerek zaman kaybetmektense web sitemiz için içerik yaratarak zamanımızı harcamalıyız.
- We should spend our time creating content for our website rather than wasting time worrying about minor cosmetic details.
O harcadığından daha fazla para kazanıyor.
- She earns more than she spends.
Asal sayılar hayata benzer, onlar tamamen mantıksaldır fakat, eğer tüm zamanınızı onun hakkında düşünmek için harcarsanız kurallarının bulunması imkânsızdır.
- Prime numbers are like life; they are completely logical, but impossible to find the rules for, even if you spend all your time thinking about it.
Tom zamanının çoğunu yalnız harcamayı tercih ediyor gibi görünüyor.
- Tom seems to prefer spending most of his time alone.
Biz burada iş giderlerini kısmak zorundayız. Sen hiç harcamaya başlamadan önce ne kadar kazandığına bakmayı duymadın mı?
- We have to cut business expenses here. Haven't you ever heard of looking at how much you're getting before you start spending?
Biz şimdi Tom ile zaman harcamak zorundayız.
- We have to spend time with Tom now.
Tom hapiste zaman harcamak istemiyordu.
- Tom didn't want to spend time in jail.
Siz her zaman çocuklarınızın hayatta başarılı olmaları için yardım edecek şeyleri yaparak zaman harcamalısınız.
- You should always spend time doing things that help your children get ahead in life.
Boston'da en sevdiğin zaman harcama şeklin nedir?
- What's your favorite way to spend time in Boston?
Şimdiye kadar eğlenerek para harcayan çok sayıda insan şimdi paralarına daha dikkat etmeliler.
- A lot of people who have up until now been spending money having a good time now need to be more careful with their money.
Tom zamanının çoğunu yalnız harcamayı tercih ediyor gibi görünüyor.
- Tom seems to prefer spending most of his time alone.
Bütçenin % 1'inden azı dış yardım harcanmaktadır.
- Less than 1% of the budget is spent on foreign aid.
Biz onun ne olduğunu öğrenmeden önce Hayatın yarısı harcanmaktadır.
- Life is half spent before we know what it is.
Önemli miktarda zaman ve emek harcanmış durumda.
- A considerable amount of time and effort have been spent already.
O yerinde harcanmış paraydı.
- That was money well spent.
Anıtı görmek için harcanan zaman kısadır.
- The time spent to see the monument is short.
Arkadaşının ona ödünç verdiği tüm parayı harcadı.
- He spent all the money that his friend had lent him.
Kulenin inşa edilmesinde yıllar harcandı.
- Many years have been spent in building the tower.
O bu kitabı onun üzerinde sadece iki hafta harcayarak çok kısa zamanda yazdı.
- He wrote this book in a very short time, spending just two weeks working on it.
O, internette sörf yaparak çok fazla zaman harcar.
- She spends way too much time surfing the web.
O, ayakkabılara çok para harcar.
- She spends a lot of money on shoes.
Zayıflamaya çalışarak jimnastik salonunda saatler harcadı.
- She has spent hours at the gym trying to lose weight.
I’m sorry boss, but the advertising spend exceeded the budget again this month.
Mam, can I have my spends early this week?.
... So I wanted to spend my time on North Korea. ...
... spend your time doing? >>Taylor Swift: What I love to do. Yeah, I ...