Tom vahşice öldürüldü.
 - Tom was found brutally murdered.
O, karısını vahşice öldürdü.
 - He brutally murdered his wife.
Polisin gaddarlığı uzun süredir bir sorundur.
 - Police brutality has been a problem for a long time.
Dan polis tarafından acımasızca dövüldü.
 - Dan was brutally beaten by the police.
Onlar yeterince acımasızlar mı?
 - Are they brutal enough?
İsyan çok sert bir biçimde bastırıldı.
 - The uprising was brutally suppressed.
Böyle sert koşullar altında hiç kimse çalışamaz.
 - No one can work under such brutal conditions.