التركية - التركية
تعريف s-ur في التركية التركية القاموس.
- SUR
- (Osmanlı Dönemi) Keş parçası
- Sur
- (Osmanlı Dönemi) Kıyâmet gününde İsrafil'in (a.s.) çalacağı, üfleyeceği boru Kale
- sur
- Kale duvarı
- sur
- Uğur, alın yazısı, talih
- sur
- israfil'in kıyamet gününü bildirmek için öttüreceği borunun adı
- sur
- Uğur, alınyazısı
- sur
- Nefir de denilen ve boynuzdan yapılan nefesli çalgı
- sur
- Kıyamet günü israfil'in öttüreceği borunun adı
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف s-ur في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- sur
- On, over
- sur
- LIE: Wines aged sur lie (French for "on the lees") are kept in contact with the dead yeast cells and are not racked or otherwise filtered
- sur
- a port in southern Lebanon on the Mediterranean Sea; formerly a major Phoenician seaport famous for silks
- sur
- A prefix signifying over, above, beyond, upon
المصطلحات ذات الصلة
التركية - الإنجليزية
تعريف s-ur في التركية الإنجليزية القاموس.
- sur
- rampart
- sur
- wall
A wall surrounded the ancient part of the city.
-Bir sur, kentin antik bölümünü kuşatıyordu.
Mosquitos don't respect walls.
-Sivrisinekler surlara saygı duymazlar.
- sur
- tyre
- sur
- the last trump
- sur
- city wall, rampart
- sur
- the trump of doom
- sur
- bulwark
- sur
- vallation
المصطلحات ذات الصلة
s-ur
Resimler
السابق
المفضلات