responsibility for wrongdoing

listen to the pronunciation of responsibility for wrongdoing
الإنجليزية - التركية

تعريف responsibility for wrongdoing في الإنجليزية التركية القاموس.

guilt
suçluluk

Hafif bir suçluluk duygusu olsa da o kendini gülmekten alamadı. - He could not refrain from smiling, though with a slight sense of guilt.

Sosyopatlar işledikleri suçlar için nadiren pişmanlık ya da suçluluk hissi duyarlar. - Sociopaths rarely display remorse or feelings of guilt for their crimes.

guilt
{i} kabahat
guilt
töhmet
guilt
cürüm
guilt
utanç
guilt
suçluluk duygusu

Hafif bir suçluluk duygusu olsa da o kendini gülmekten alamadı. - He could not refrain from smiling, though with a slight sense of guilt.

guilt
sorumluluk
guilt
guiltless not guilty masum
guilt
suçl

O cinayetten suçludur. - He is guilty of murder.

O, bir hata yapmaktan suçluydu. - He was guilty of making a mistake.

guilt
{i} günahkârlık
guilt
{i} suç

O cinayetten suçludur. - He is guilty of murder.

O cinayetten suçlu bulundu. - He was found guilty of murder.

guilt
(Sosyoloji, Toplumbilim) suçluluk (duygusu)
guilt
guilt by association bir kimsenin meşru hareketlerini veya tanıdıklarını şüpheli sayarak gizli suçları olduğunu tahmin etme
guilt
suçsuz

Erkek arkadaşının suçsuz olduğuna inanıyor. - She believes her boyfriend is not guilty.

Sanık cinnet nedeniyle suçsuz bulundu. - The defendant was found not guilty by reason of insanity.

الإنجليزية - الإنجليزية
guilt
responsibility for wrongdoing

    الواصلة

    re·spon·si·bi·li·ty for wrong·do·ing

    التركية النطق

    rispänsıbîlıti fôr rôngduîng

    النطق

    /rēˌspänsəˈbələtē ˈfôr ˈrôɴɢdo͞oəɴɢ/ /riːˌspɑːnsəˈbɪlətiː ˈfɔːr ˈrɔːŋduːɪŋ/
المفضلات