Rahatlamak için yatıştırıcı müzik dinlemem gerekiyor.
 - In order to relax, I need to listen to soothing music.
Çocuklarımın okul maliyetini bildiğim için, bir bira ile rahatlamak ya da boş vermek imkansız.
 - Knowing how much school for my kids is costing, it's impossible to relax with a beer and take it easy.
Dinlenmek için ne yapıyorsun?
 - What do you do for relaxation?
Sadece kumsalda oturup bir hafta boyunca gevşemek istiyorum.
 - I just want to sit on the beach and relax for a week.
Onu rahatlatmak için bir ilaç verdi.
 - He gave her a drug to make her relax.
Rahatlamak için ne yapıyorsun?
 - What do you do for relaxation?
Ben sadece biraz daha rahatlama istiyorum.
 - I just want a little more relaxation.
Sıcak banyo kaslarımı gevşetti.
 - The hot bath relaxed my muscles.
Kurallar son zamanlarda gevşemişti.
 - The rules were recently relaxed.
Sami, Leyla'ya bazı gevşeme egzersizleri gösterdi.
 - Sami showed Layla some relaxation exercises.
relaxation of the soft palate.
relaxation of efforts.