Senin burnunda bir şehriye var.
 - You have a noodle on your nose.
Çin şehriyesi yemek istiyorum.
 - I want to eat Chinese noodles.
Tom bir kase çabuk hazırlanan erişte yedi.
 - Tom ate a bowl of instant noodles.
Erişteli ton balığı güvecini sevdiğini umuyorum.
 - I hope you like tuna noodle casserole.