pi̇şe

listen to the pronunciation of pi̇şe
التركية - الإنجليزية

تعريف pi̇şe في التركية الإنجليزية القاموس.

piş
cooked

His wife being out, he cooked dinner for himself. - Karısı dışarıda olduğu için, kendisine akşam yemeği pişirdi.

The two boys cooked their meal between them. - İki erkek çocuk yemeklerini kendi aralarında pişirdi.

التركية - التركية
(Osmanlı Dönemi) f. İş, kâr. Meşguliyet
(Osmanlı Dönemi) Meslek, san'at
(Osmanlı Dönemi) "Huy edinmiş, alışmış" anlamlarına gelir ve birleşik kelimeler yapılır. Meselâ: Hasenât-pişe $ : İyi şeyleri âdet edinmiş olan
(Osmanlı Dönemi) Alışkanlık, huy, âdet
pişe
Yaradılış, huy
pişe
(Osmanlı Dönemi) alışmış, huy edinmiş
PİŞ
(Osmanlı Dönemi) f. Huzur, ön, ileri taraf
ŞEYTANÎ PİŞE
(Osmanlı Dönemi) f. Şeytanın yolu. Şeytana ait meşguliyet