Ebeveynler birçok hastalığı yavrularına geçirebilir.
- Parents can pass many diseases on to their offspring.
Tavşanların çok yavruları olur.
- Rabbits have a lot of offspring.
Bill ve John çene çalmak için ayda bir kez bir araya gelmekten hoşlanıyorlar.
- Bill and John like to get together once a month to shoot the breeze.
Bill ve John sohbet etmek için ayda bir kez bir araya gelmekten hoşlanıyorlar.
- Bill and John like to get together once a month to chat.
Yalnız yemek yemeye alışıyorum.
- I'm getting used to eating alone.
Yakında Japon yemeklerini yemeye alışırsın.
- You will soon get used to eating Japanese food.
Oraya ulaşmak için uzun bir yol yürümek zorundasın.
- You have to walk a long way to get there.
Adaya ulaşmak onlar için zordu.
- It was hard for them to get to the island.
Tom'u buradan çıkarmak zorundayız.
- We have to get Tom out of here.
Tom'u oradan çıkarmak zorundayız.
- We have to get Tom out of there.
Arabayla istasyondan amcamın evine varmak yaklaşık sadece beş dakika aldı.
- It took only about five minutes to get to my uncle's house from the station by car.
Ofisime varmak yaklaşık on beş dakika alır.
- It takes about 15 minutes to get to my office.
Annem akşam yemeğini hazırlamakla meşguldü.
- Mother was busy getting ready for dinner.
Bayan West kahvaltı hazırlamakla meşgul.
- Mrs. West is busy getting breakfast ready.
İstikrarlı bir iş bulmak zorundasın.
- You've got to get a steady job.
Aptal oğlumun ne yaptığını biliyor musun? Şimdi bile o üniversiteden mezun olup iş bulmak yerine tüm zamanını pachinko oynayarak geçiriyor.
- You know what my idiot son's doing? Even now he's graduated from university he spends all his time playing pachinko instead of getting a job.
İlerlemenin sırrı başlamaktır.
- The secret of getting ahead is getting started.
İşe başlamak istiyorum.
- I want to get to work.
Atom bombası, 20. yüzyılın fizik ürünüdür.
- The atomic bomb is the offspring of 20th century physics.
Kitaplar birinin aklının ürünleridir.
- Books are the offspring of one's mind.
Tavşanların çok yavruları olur.
- Rabbits have a lot of offspring.
Tavşanların çok sayıda yavrusu var.
- Rabbits have many offspring.
The lion caught a gnu to feed its young.
Artists often treasure their works as their immortal offspring.