of or having to do with a nation

listen to the pronunciation of of or having to do with a nation
الإنجليزية - التركية

تعريف of or having to do with a nation في الإنجليزية التركية القاموس.

national
{s} milli

Panda, Çin'in millî hazinesidir. - The panda is China's national treasure.

Milliyetim Fransız ama Vietnam kökenliyim. - I have French nationality but Vietnamese origins.

national
{s} ulusal

Deniz Günü, temmuz ayının üçüncü pazartesi günü kutlanan, Japonya'nın ulusal bayramlarından biridir. - Sea Day is one of the Japanese national holidays celebrated on the third Monday in July.

Ulusal Eğitim Bilgi Merkezi Mesleği bırakan öğretmenler geri döndüklerinden dolayı tahmin edilen bir öğretmen açığının sonuç vermeyeceğini söylüyor. - The National Center for Education Information says a predicted teacher shortage won't pan out because teachers who left the profession are returning.

national
{i} vatandaş

Güney Afrika vatandaşıyım. - I am a person of South African nationality.

Çifte vatandaşlığı seçtim. - I chose dual nationality.

national
ulusçuluk
national
uyruk

Onlar Güney Afrika uyruklular. - They are of South African nationality.

national
{i} yurttaş
الإنجليزية - الإنجليزية
national
of or having to do with a nation

    الواصلة

    of or ha·ving to do with a na·tion

    التركية النطق

    ıv ır hävîng tı du wîdh ı neyşın

    النطق

    /əv ər ˈhavəɴɢ tə ˈdo͞o wəᴛʜ ə ˈnāsʜən/ /əv ɜr ˈhævɪŋ tə ˈduː wɪð ə ˈneɪʃən/
المفضلات