o nun

listen to the pronunciation of o nun
التركية - التركية

تعريف o nun في التركية التركية القاموس.

onun
O zamirinin tamlayan durumu eki almış biçimi
التركية - الإنجليزية
he s
onun
his

His daughter is eager to go with him anywhere. - Kızı onunla her yere gitmeye hevesli.

His favorite baseball team is the Giants, but he also likes the Lions. - Onun favori beyzbol takımı Devler'dir, fakat o Aslanlar'ı da seviyor.

onun
her

I don't know anything about her family. - Onun ailesi ile ilgili hiçbir şey bilmiyorum.

Her hands were as cold as ice. - Onun elleri buz kadar soğuktu.

onun
its

The eye of a hurricane is its center. - Bir kasırganın gözü onun merkezidir.

You will have guessed its meaning by the end of the chapter. - Bölümün sonunda onun anlamını tahmin etmiş olacaksınız.

onun
hers

We compared his work with hers. - Biz onun işini onunkilerle karşılaştırdık.

My books are in Romanian; hers are in English. - Benim kitaplarım Rumence, onunkiler ise İngilizce.

onun
thereof
onun
his; her; its
o nun
المفضلات