now that

الإنجليزية - التركية

تعريف now that في الإنجليزية التركية القاموس.

mademki

Mademki Mary gitti, Tom daha mutlu. - Now that Mary has left, Tom is happier.

Mademki erkek kardeşim bir üniversite öğrencisi, o çok okumak zorunda. - Now that my brother is a university student, he has to do a lot of reading.

hazır

şimdi

Şimdi buradaysan, temizlemeye yardım edebilirsin. - Now that you are here, you can help do the cleaning.

Bir hata yaptığımızı şimdi anlıyorum. - I see now that we've made a mistake.

madem ki

Madem ki yetişkinsin, ne yapacağına karar vermek senin görevin. - Now that you are grown-up, it is up to you to decide what to do.

Madem ki büyüyorsun, böyle davranmamalısın. - Now that you're grown up, you must not behave like that.

madem

Madem ki Tom ve Mary ayrıldılar, ona çıkma teklif etmek için sorun yok. - Now that Tom and Mary have broken up, it's probably OK to ask her out on a date.

Mademki sen ondan bahsediyorsun, Tom'u bugün sınıfta gördüğümü hatırlamıyorum. - Now that you mention it, I don't remember seeing Tom in class today.

için

Şimdi daha zayıf olduğum için bu kıyafete sığabiliyorum. - Now that I'm thinner, I can fit into this dress.

Mary gittiği için, Tom daha mutlu. - Tom is happier now that Mary has left.

Artık: "Now (that) İ've got a car, İ don't get as much exercise as İ used to.", "She's enjoying the job now that she's got more responsibility."

dığından

الإنجليزية - الإنجليزية

تعريف now that في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.

since, for the time being

التركية النطق

nau dhıt

النطق

/ˈnou ᴛʜət/ /ˈnaʊ ðət/

علم أصول الكلمات

[ 'nau ] (adverb.) before 12th century. Middle English, from Old English nu; akin to Old High German nu now, Latin nunc, Greek nyn.

فيديوهات

... rapid growth than the world has ever seen.  Now that growth will not continue forever. ...

... Now, that same dynamic exists in the world of real time ...