Bu hiç de Tom'un beklediği bir şey değil.
 - This is not at all what Tom expected.
''Bana hala kızgın mısın?'' ''Hayır hiç de değil.''
 - Are you still mad at me? No, not at all.
Sizi rahatsız ediyor muyum? Hayır, hiç de değil
 - Do I annoy you? No, not at all.
Sizce burada sigara içmemin sakıncası var mı? Hayır, hiç değil.
 - Do you mind my smoking here? No, not at all.
Yorgun musun? Hayır, hiç değil.
 - Are you tired? No, not at all.
Bazen sana uğramamın bir sakıncası var mı?  Hayır, hiç. 
 - Do you mind if I call on you sometime? No, not at all.
Heyecanlanmak kızmakla hiçte aynı değildir.
 - Getting excited is not at all the same as getting angry.
Asla hatalı değilsin.
 - You are not at all wrong.