new, fresh, late, not long passed

listen to the pronunciation of new, fresh, late, not long passed
الإنجليزية - التركية

تعريف new, fresh, late, not long passed في الإنجليزية التركية القاموس.

recent
son

Tıptaki son gelişmeler dikkat çekiyor. - Recent advances in medicine are remarkable.

Son zamanlarda tembelleştim. - I've been sluggish recently.

recent
yakın

Yakın zamanda bir araba kazası geçirdim. - I was recently in an automobile accident.

O, oldukça yakın zamanda oldu. - It happened quite recently.

recent
son zamanlarda

New York ve Tokyo arasında doğrudan uçuşlar son zamanlarda başlamıştır. - Direct flights between New York and Tokyo commenced recently.

Son zamanlarda, bilgisayar kullanımında artan çeşitlilik, ofis alanlarının çok ötesine uzandı. - Recently, the increasing diversity of computer use has extended far beyond the realms of the office.

recent
{s} yeni

Başvuru formunuza yeni bir fotoğrafınızı tutturun. - Attach a recent photograph to your application form.

O, yeni bir resim mi? - Is it a recent picture?

recent
en son

Onun en son romanı nedir? - What's his most recent novel?

En son diş randevun ne zamandı? - When was your most recent dental appointment?

recent
yeni (olmuş)
recent
yakında olan
recent
(İnşaat) yakın zamandaki
recent
(Denizbilim) holosen
recent
dördüncü zamana recently geçenlerde
recent
recentness yeni vuku bulma
recent
yeni olmuş
recent
(sıfat) yeni, son, son günlerdeki
recent
güncel
recent
yakında olmuş
recent
{s} yeni, yakında olmuş, son
الإنجليزية - الإنجليزية
{a} recent