التركية - الإنجليزية
تعريف masrafları في التركية الإنجليزية القاموس.
- masraf
- expense
I don't care about the expense.
-Masraf umrumda değil.
I hope this expense report contains all the relevant business expenses because I'm not paying a cent more after this.
-Umarım bu harcama raporu tüm ilişkili iş masraflarını içerir,çünkü bundan bir sent daha fazlasını ödemeyeceğim.
- masraf
- {i} expenditure
- masraf
- cost
The Japanese distribution system, characterized by layers of wholesale, is complex and costly.
-Toptan satış tabakaları ile karakterize edilen Japon dağıtım sistemi karmaşık ve masraflıdır.
It was a costly mistake.
-O bir masraflı hataydı.
- masrafları karşılamak
- Cover the cost
- masrafları kısmak
- tighten the purse strings
- masrafları ödemeye mahkum olmak
- be cast in costs
- masrafları üstlenmek
- defray the expenses
- masrafları üstlenmek
- bear the expenses
- masrafları üstlenmek
- cover the expenses
- masrafları üstlenmek
- take on the expenses
- mahkeme masrafları
- (Ticaret) legal costs
- masraf
- charge
Is there any extra charge?
-Ekstra masraf var mı?
We're anticipating more charges.
-Daha fazla masraf bekliyoruz.
- azaltmak (masrafları)
- retrench
- defin masrafları
- burial expenses
- masraf
- costage
- masraf
- damages
- masraf
- disbursal
- tedavi masrafları
- treatment expenses
- tıbbi tedavi masrafları
- (Sigorta) medical expenses
- masraf
- outgo
- masraf
- outgoings
- masraf
- drain
- masraf
- {i} damage
- antrepo masrafları
- (Ticaret) warehouse charges
- banka işlem masrafları
- banking charges
- dağıtım masrafları
- handling charges
- depolama masrafları
- (Ticaret) storing charges
- depolama masrafları
- (Ticaret) storage costs
- doktor masrafları
- medicine expenses
- dönem masrafları
- (Ticaret) time cost
- dönem masrafları
- (Ticaret) period cost
- finansman masrafları
- (Ticaret) financing charges
- gümrük masrafları
- customs expenses
- iade masrafları
- (Kanun) back charges
- imalat masrafları
- (Ticaret) manufacturing expenses
- itfaiye masrafları
- (Sigorta) fire brigade charges
- işletme masrafları
- operation expenses
- masraf
- outlay
- masraf
- disbursement
- masraf
- payment
- masraf
- (Hukuk) charge, cost, expenditure
- masraf
- expense(s); expenditure(s)
- masraf
- expense, expenditure, outgoings, cost
- masraf
- drain on the purse
- masraf
- ingredients; material(s), necessary supplies
- montaj masrafları
- (Hukuk) assembly charges
- muhafaza masrafları
- (Kanun) upkeeping expenses
- muhtelif idare masrafları
- (Ticaret) sundry office expenses
- muhtelif imalat masrafları
- (Ticaret) sundry factory expenses
- navlun masrafları
- freight charges
- onarım masrafları
- dilapidation
- onarım masrafları
- (Hukuk) repair charges
- pazarlama masrafları
- (Ticaret) marketing costs
- pazarlama masrafları
- (Ticaret) marketing cost
- reklam masrafları
- (Ticaret) advertising costs
- reklam masrafları
- (Ticaret) advertising expenses
- savunma masrafları
- defense expenses
- seyahat masrafları
- (Ticaret) traveling expenses
- tahsil masrafları
- (Ticaret) walk charges
- tahsil masrafları
- (Ticaret) recovering charges
- tahsil masrafları
- (Ticaret) costs of collection
- tahsil masrafları
- (Ticaret) collecting expenses
- tahsil masrafları
- (Ticaret) expenses of collecting
- tamir masrafları
- repair expenses
- tesviye masrafları
- (Ticaret) levelling charges
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف masrafları في التركية التركية القاموس.
- MASRAF
- (Osmanlı Dönemi) Sarfedilen, harcanan. Gider
- TESİS MASRAFLARI
- (Hukuk) Bir yapının kuruluşunda harcanan giderler
- masraf
- Harcanan para, gider
- masraf
- Bir şeyin yapımında kullanılan gereç, harç
- masraf
- (Osmanlı Dönemi) harcama
المصطلحات ذات الصلة
masrafları
الواصلة
mas·raf·la·rıResimler
السابق
المفضلات