Bilgisayarlar karmaşık makinelerdir.
- Die Rechner sind komplexe Maschinen.
Makinenin tarihi yeni geçti.
- Diese Maschine ist inzwischen veraltet.
Uçak güvenli bir şekilde indi.
- The aeroplane landed safely.
Tom kağıt uçak yapmaktan hoşlanır.
- Tom likes making paper aeroplanes.
Uçak saatte beş yüz kilometre hızla uçar.
- The airplane flies at a speed of five hundred kilometers per hour.
Babam uçak uçurabiliyor.
- My father can fly an airplane.
Açık kaynak; teknolojik yeniliği kullanan motordur.
- Open source is the engine that drives technological innovation.
Böyle kirleticiler çoğunlukla otomobil motorlarındaki yakıt tüketiminden kaynaklanmaktadır.
- Pollutants like this derive mainly from the combustion of fuel in car engines.
Trenin iki tane lokomotifi var.
- The train has two engines.
Kısa sürede itfaiye arabasının etrafında bir kalabalık toplandı.
- A crowd soon gathered around the fire engine.
İtfaiye arabası yolda.
- The fire engine is on its way.
Bir buhar makinesi onun vasıtasıyla ısının işe dönüştürüldüğü bir makinedir.
- A steam engine is a machine by means of which heat is transformed into work.
Mühendis makineyi nasıl kullanacağımızı söyledi.
- The engineer told us how to use the machine.