Bilgisayarlar karmaşık makinelerdir.
- Die Rechner sind komplexe Maschinen.
Makinenin tarihi yeni geçti.
- Diese Maschine ist inzwischen veraltet.
Uçak güvenli bir şekilde indi.
- The aeroplane landed safely.
Uçak biraz yedek yakıt taşımalıdır.
- The aeroplane must carry some spare fuel.
Bir uçak dağ üzerinden uçtu.
- An airplane had flown over the mountain.
Uçak zamanında kalktı.
- The airplane took off on time.
Hawaii'e giderken, bu kayık motorunun yarı yolda bozulmayacağını umalım.
- Let's hope this boat engine doesn't give up the ghost when we're halfway to Hawaii.
Motorda sorun yok, fakat arabam hareket etmiyor.
- Nothing's wrong with the engine, but my car won't move.
Trenin iki tane lokomotifi var.
- The train has two engines.
Kısa sürede itfaiye arabasının etrafında bir kalabalık toplandı.
- A crowd soon gathered around the fire engine.
İtfaiye arabası yolda.
- The fire engine is on its way.
Uzun düşündükten sonra, Beth makine mühendisliği konusunda uzmanlaşmaya karar verdi.
- After long consideration, Beth decided to major in mechanical engineering.
Mühendis makineyi nasıl kullanacağımızı söyledi.
- The engineer told us how to use the machine.