limerent

listen to the pronunciation of limerent
الإنجليزية - التركية

تعريف limerent في الإنجليزية التركية القاموس.

in love
aşık olmuş

O, ona zaten âşık olmuştu. - She was already in love with him.

Peter o kıza aşık olmuştu. - Peter had fallen in love with that girl.

in love
gönül çekmek
in love
başı dumanlı
in love
sevdalı
infatuated
(with ile) sırılsıklam aşık
infatuated
deli gibi aşık
in love
Âşık olmuş, âşık. "He iş in love with her."
in love
tutulmuş
infatuated
{s} delicesine aşık

O Alice'e delicesine âşık. - He is infatuated with Alice.

O kıza delicesine aşık oldum. - I was very much infatuated with that girl.

infatuated
{s} aklı başından gitmiş
infatuated
{s} karasevdalı
الإنجليزية - الإنجليزية
infatuated
in love