التركية - الإنجليزية
تعريف laktan في التركية الإنجليزية القاموس.
- lak
- lac, stick lac; shellac
- lak
- polish
- lak
- lacquer
- lak
- varnish
- lak
- chaff
- lak
- lac
Tom thinks Mary may be lactose intolerant.
-Tom Mary'nin laktoz intoleransı olabileceğini düşünüyor.
I'm lactose intolerant.
-Ben laktoza duyarlıyım.
- lak
- lacquer, lac
- lak
- dope
- lak
- varnish, lacquer; shellac, shellack
- lak
- laka
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف laktan في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- Lak
- An ethnic group who live primarily in southern Dagestan, Russia
- Lak
- A North Caucasian language spoken by the Lak people. It is written with a Cyrillic alphabet
- lak
- lake
This lake is the deepest lake in Japan.
-This is the deepest lake in Japan.
This is the deepest lake in Japan.
-This lake is the deepest lake in Japan.
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف laktan في التركية التركية القاموس.
- LAK
- (Osmanlı Dönemi) f. Hakir, zelil, aşağı
- LAK
- (Osmanlı Dönemi) Tahta kadeh
- lak
- Bozuk yumurta
- lak
- Cilacılıkta kullanılan bir tür zamk
- lak
- Malatya yöresinde kayısı kurusuna verilen ad
- lak
- Uzak Doğu'da yetişen Amerika elmasından çıkan zamk
- lak
- Uzakdoğu'da yetişen amerikan elmasından çıkarılan bir tür zamk
- lak
- Süt
- lak
- Bir tür zamk
- lak
- Boyacılıkta kullanılan, kırmız böceğinin üst deri bezlerinin salgıladığı madde
- lak
- ipek üzerinde film yada emülisyonla örtülmeyen kısımlardaki yüzeyleri kapatmaya yarıyan sıvı madde
- lak
- Cilacılıkta kullanılan bir tür zamk-reçine
- lak
- Bezeme maddesi olarak kullanılan hayvansal reçine
- lak
- Ağaç cilası
المصطلحات ذات الصلة
laktan
الواصلة
lak·tanResimler
السابق
المفضلات