Eğer yağmur başlarsa biz bisiklete binmekten vazgeçmek zorunda kalacağız.
- If it starts raining we'll have to give up on our bike ride.
Tom bir bisiklete binmek için gitti.
- Tom went for a bike ride.
Onun bisikleti benimkinden daha iyi.
- Her bike is better than mine.
Bisikletimi çaldın ve şimdi ben senin ağzını burnunu dağıtacağım.
- You stole my bike, and now I'm going to break your face.
Bisiklete binmeyi bilmiyor.
- He doesn't know how to ride a bike.
Bisiklete binmeye gitmek ister misin?
- Would you like to go for a bike ride?
Motosikletimi nereye bırakabilirim?
- Where can I leave my bike?
Motosikletim seninki gibi bir şey değil.
- My bike is nothing like yours.
Annesi onun motosiklet sürmesine izin vermedi.
- His mother didn't allow him to ride a motorbike.
Dün, Tom bir motosiklet kazasında yaralandı, bu yüzden beden eğitimi dersine şimdilik katılamıyor.
- Yesterday, Tom was injured in a motorbike accident, so he can't attend gym class for the time being.
Motosiklete binmek eğlencelidir.
- It's fun to ride a motorcycle.
Motosiklet bir arabaya çarptı.
- The motorcycle crashed into a car.