She got up to answer the phone.
- O, telefona cevap vermek için kalktı.
Bill got up so early that he caught the first train.
- Bill çok erken kalktı ve ilk treni yakaladı.
What time do you usually get up?
- Genellikle saat kaçta kalkarsın?
I usually get up at 8.
- Genellikle saat sekizde kalkarım.
Their plane will soon take off.
- Onların uçakları yakında kalkacak.
I like watching planes take off.
- Uçakların kalkışını izlemeyi severim.