initial time, initial experience, initial occurrence

listen to the pronunciation of initial time, initial experience, initial occurrence
الإنجليزية - التركية

تعريف initial time, initial experience, initial occurrence في الإنجليزية التركية القاموس.

first time
(Bilgisayar) ilk sefer

Bu benim ilk seferim. - This is my first time.

Daha önce burada bulundun mu? Hayır, bu benim ilk seferim. - Have you been here before? No, It's my first time.

first time
ilk defa

Japonya'ya ilk defa mı geliyorsunuz? - Is this your first time in Japan?

Biriyle ilk defa karşılaştığında,konuşmayı hafif sürdür. - When meeting a person for the first time, keep the conversation light.

first time
ilk kez

İki yılda ilk kez bir film izledim. - I saw a movie for the first time in two years.

İki hafta önce, ilk kez Disneyland ziyaret ettim. - Two weeks ago, I visited Disneyland for the first time.

first time
ilk olarak

Dünya nüfusu ilk olarak 1804'te bir milyara ulaştı. - The world population reached one billion for the first time in 1804.

Onunla ilk olarak ne zaman tanıştığımı hatırlamıyorum. - I don't remember when the first time I met him was.

الإنجليزية - الإنجليزية
first time