imzalanmış

listen to the pronunciation of imzalanmış
التركية - الإنجليزية
autographic
signed

Everyone has a signed contract. - Herkesin imzalanmış bir sözleşmesi var.

We have Tom's signed confession. - Biz Tom'un imzalanmış itirafına sahibiz.

imzala
{f} sign

All you have to do is sign this paper. - Yapmanız gereken her şey bu evrakı imzalamaktır.

Prospectuses must be signed by two sponsor representatives. - Prospektüsler iki sponsor temsilci tarafından imzalanmalıdır.

imzala
{f} signed

France had signed a secret treaty with Spain. - Fransa İspanya ile gizli bir antlaşma imzaladı.

We were tied to our decision because we signed the contract. - Sözleşme imzaladığımız için kararımıza bağlıydık.

imzala
sign on

Please sign on the dotted line. - Lütfen noktalı çizginin üzerini imzala.

Hey, I didn't sign on for this. - Hey, bunun için imzalamadım.

imzala
{f} signing

You'd better examine the contract carefully before signing. - Sözleşmeyi imzalamadan önce dikkatlice incelesen iyi olur.

Here are the divorce papers. I'm not signing them. - İşte boşanma evrakları. Onları imzalamıyorum.

imzala
sign out
imzala
sign off

He could not sign official papers. - Resmî evrakları imzalayamadı.

imzala
autograph

Could you please autograph this book? - Lütfen bu kitabı imzalar mısın?

Would you please autograph this book? - Lütfen bu kitabı imzalar mısınız?