The people were in a line to get the signature of the president.
- İnsanlar, Devlet Başkanı'nın imzasını almak için sıraya girdiler.
I need your signature here.
- Şurayı imzalamanızı rica ediyorum.
Prospectuses must be signed by two sponsor representatives.
- Prospektüsler iki sponsor temsilci tarafından imzalanmalıdır.
We were tied to our decision because we signed the contract.
- Sözleşme imzaladığımız için kararımıza bağlıydık.
Few people take the trouble to read all the terms and conditions of a contract before signing it.
- Çok az insan, imzalamadan önce bir sözleşmenin bütün şartlarını ve koşullarını okuma zahmetine katlanır.
Tom is signing documents.
- Tom belgeleri imzalıyor.
Could you please autograph this book?
- Lütfen bu kitabı imzalar mısın?
Could I get your autograph?
- İmzanızı alabilir miyim?
Prospectuses must be signed by two sponsor representatives.
- Prospektüsler iki sponsor temsilci tarafından imzalanmalıdır.
We were tied to our decision because we signed the contract.
- Sözleşme imzaladığımız için kararımıza bağlıydık.
Is Mexico a signatory to the Geneva Convention?
- Meksika, Cenevre Sözleşmesi'nde imza sahibi mi?
We hope the governor signs it.
- Umarız vali onu imzalar.
She signs the most important documents.
- O en önemli belgeleri imzalar.