Japon kadınları bebeklerini sırtlarında taşırlar.
- Japanese women carry their babies on their backs.
Kadınlar ondan hoşlanmadılar.
- Women didn't care for him.
Ana ve çocuk özel ihtimam ve yardım görmek hakkını haizdir. Bütün çocuklar, evlilik içinde veya dışında doğsunlar, aynı sosyal korunmadan faydalanırlar.
- Motherhood and childhood are entitled to special care and assistance. All children, whether born in or out of wedlock, shall enjoy the same social protection.
Çocuklar yerde uyumak zorunda kalacaklar gibi.
- It seems that the children will have to sleep on the floor.
Kadınlar gerçekten ellerinden geleni yaptılar.
- The women really gave it their utmost.
Japon kadınları bebeklerini sırtlarında taşırlar.
- Japanese women carry their babies on their backs.
Genç adamlar tüm zorluklara rağmen bunu yapacaklarını söylediler.
- The young men said that they would do it despite all of the difficulties.
Dima bir gecede 25 adamla yattı ve sonra onları öldürdü.
- Dima slept with 25 men in one night and then killed them.
Caddede oynamak çocuklar için tehlikelidir.
- It is dangerous for children to play in the street.
Larry Ewing evli ve iki çocuk babasıdır.
- Larry Ewing is married and the father of two children.
O, çocuklarını kendi etrafına topladı.
- He gathered his children around him.
Ana baba, çocuklarına verilecek eğitim türünü seçmek hakkını öncelikle haizdirler.
- Parents have a prior right to choose the kind of education that shall be given to their children.
O, birçok gruplara konuşmalar yaptı.
- He made speeches to many groups.
Küçük gruplar halinde ödev üzerinde çalışın.
- Work on the assignment in small groups.
Oğlum kadınların erkeklerden daha güçlü olduklarını düşünüyor.
- My son thinks women are stronger than men.
Futbol zorunlu olarak erkeklerle sınırlı değildir.
- Soccer is not necessarily confined to men.