Products with GMO are dangerous to human life.
 - GDO'lu ürünler insan hayatı için tehlikelidir.
A lot of human deaths are caused by smoking cigarettes.
 - İnsan ölümlerinin çoğuna, sigara dumanı neden olmuştur.
There are many people in Asia.
 - Asya'da bir sürü insan vardır.
Today, many people worry about losing their jobs.
 - Bugün, bir sürü insan işsiz kalma konusunda endişeleniyor.
Human beings can live up to 40 days without food, but no more than 7 without water.
 - İnsan gıda olmadan 40 gün kadar yaşayabilir fakat susuz en fazla 7.
All human beings are born free and equal in dignity and rights. They are endowed with reason and conscience and should act towards one another in a spirit of brotherhood.
 - Tüm insanlar özgür, şeref ve haklar bakımından eşit doğar. Akıl ve vicdana sahiplerdir ve birbirlerine karşı kardeşlik ruhuyla hareket etmelidir.
Older people are often afraid of trying new things.
 - Yaşlı insanlar sık sık yeni şeyleri denemekten korkarlar.
The only thing one never regrets are one's mistakes.
 - Bir insanın asla pişman olmayacağı tek şey onun hatalarıdır.
Isn't that the most humane punishment for criminals?
 - Bu, suçlular için en insancıl ceza değil midir?
On the whole human beings want to be good, but not too good and not quite all the time.
 - İnsanoğlu genellikle iyi olmak ister fakat her zaman çok iyi ve sakin değil.
As a result, people have got so used to being paid this way that they're uncomfortable with any other.
 - Sonuçta, insanlar kendilerine bu şekilde ödeme yapılmasına öyle alışmışlar ki başka türlüsünden rahatsız oluyorlar.
People have different personalities.
 - İnsanların farklı kişilikleri var.
The development of the personal computer has revolutionised the way people work, the way they live, and the way they interact with each other.
 - Kişisel bilgisayarın gelişmesi insanların çalışma tarzında, yaşama tarzında ve birbirleriyle etkileşime girme tarzında devrim yapmıştır.
All human beings are born free and equal in dignity and rights. They are endowed with reason and conscience and should act towards one another in a spirit of brotherhood.
 - Tüm insanlar özgür, şeref ve haklar bakımından eşit doğar. Akıl ve vicdana sahiplerdir ve birbirlerine karşı kardeşlik ruhuyla hareket etmelidir.
People should be honest with one another.
 - İnsanlar birbirlerine karşı dürüst olmalı.
I've always been a good judge of character.
 - Her zaman insan sarrafıydım.
He's a good judge of character.
 - O iyi bir insan sarrafı.
You are a mean person.
 - Sen kötü bir insansın.
I am an honest person.
 - Ben dürüst bir insanım.
The people don't like the birds.
 - İnsanlar kuşları sevmiyorlar.
Does mankind have dominion over animals and birds?
 - İnsanların hayvanlar ve kuşlar üzerinde hakimiyeti var mıdır?
Each human being is an individual.
 - Her insan bir bireydir.
Poverty is not an accident. Like slavery and apartheid, it is man-made and can be removed by the actions of human beings.
 - Yoksulluk tesadüf değildir. Kölelik ve apartheid gibi insan ürünüdür ve insan etkinlikleriyle ortadan kaldırılabilir.
This book says the earliest man-made bridges date back to the New Stone Age.
 - Bu kitap en eski insan yapısı köprülerin Yeni Taş Çağına kadar uzandığını söylüyor.
People's opinions depend on the spirit of the times.
 - İnsanların görüşleri zamanlarının ruhuna bağlıdır.
So long as the human spirit thrives on this planet, music in some living form will accompany and sustain it and give it expressive meaning.
 - İnsan ruhu yeryüzünde bulunduğu müddetçe; müzik, canlı bir varlık gibi ona eş ve destek olup büyük anlam katacak.
The people on this earth are all mortals.
 - Bu dünyadaki insanların hepsi ölümlüdür.
We mortals die in a thousand ways; we are born in only one. There are a thousand diseases of men, but only one source of health.
 - Biz ölümlüler binlerce şekilde ölürüz; Biz sadece bir şekilde doğarız. Binlerce insan hastalığı var, ancak yalnızca bir sağlık kaynağı.
Slavery is a crime against humanity.
 - Kölelik, insanlık dışı bir suçtur.
War is a crime against humanity.
 - Savaş, insanlık dışı bir suçtur.
What anthropoid would your girlfriend be most like? What a question... Well, um... An orangutan, I guess.
 - Kız arkadaşını en çok hangi insansı maymuna benzetirdin? Ne biçim bir soru ... Peki, um ...Sanırım, bir orangutan.
Eating animals is not that different from anthropophagy or cannibalism.
 - Hayvanları yeme, insan yeme ve yamyamlıktan o kadar farklı değildir.
He is a very forgetful fellow.
 - O, çok unutkan bir insandır.
Humans are the only living creatures that make use of fire.
 - İnsanlar ateş kullanan yaşayan tek yaratıklardır.
The most instinctive act of nearly every creature is to protect its young, and with humans, this response persists for a lifetime.
 - Neredeyse her canlının en içgüdüsel davranışı küçüklerini korumaktır, ve insanlarda bu müdahale hayat boyu sürer.