I listened, but I didn't hear anything.
- Dinledim fakat hiçbir şey duymadım.
That won't change anything.
- O hiçbir şeyi değiştirmeyecek.
That'll change nothing.
- O hiçbir şeyi değiştirmeyecek.
She knows nothing about your family.
- Ailen hakkında hiçbir şey bilmiyor.
Darcy said nothing at all.
- Darcy hiçbir şey söylemedi.
Tom could feel nothing at all.
- Tom hiçbir şey hissedemiyordu.