Dan finished dressing his daughter, Linda.
- Dan kızı Linda'yı giydirmeyi bitirdi.
Please look at the girl who wore the blue clothes.
- Lütfen mavi elbise giymiş şu kıza bak.
She wore a green dress.
- Yeşil bir elbise giydi.
I noticed that she had worn a new hat.
- Onun yeni bir şapka giydiğini fark ettim.
She has worn the same hat for a month.
- Bir ay boyunca aynı şapkayı giydi.
What do you have on for tomorrow night?
- Yarın gece için ne giyersin?
Tom didn't have on his shoes.
- Tom ayakkabılarını giymemişti.
She took off her old shoes and put on the new ones.
- Eski ayakkabılarını çıkararak yenilerini giydi.
Tom put on his shoes.
- Tom ayakkabılarını giydi.
She was wearing dark brown shoes.
- O koyu kahverengi ayakkabılar giyiyordu.
The shoes you are wearing look rather expensive.
- Giydiğin ayakkabılar oldukça pahalı görünüyorlar.