تعريف görünümüm في التركية الإنجليزية القاموس.
- (Bilgisayar) my view
- görünüm
- view
The view of the Earth from the Moon is one of the iconic images of the 20th century.
- Dünyanın Ay'dan görünümü, 20. yüzyılın simgesel görüntülerinden biridir.
You'll have a very beautiful view of Boston from here.
- Buradan Boston'un çok güzel bir görünüme sahip olacaksın.
- görünüm
- outlook
The outlook for planning the defense is grim.
- Savunmayı planlamak için görünüm acımasızdır.
The outlook remains bright.
- Görünüm parlak kalıyor.
- görünüm
- appearance
The hunter explored the appearance of the sky.
- Avcı gökyüzünün görünümünü araştırdı.
Don't judge a man by his appearance.
- Bir insanı görünümü ile yargılamayın.
- görünüm
- {i} aspect
- görünüm
- {i} sight
The end of the age of oil is in sight.
- Ham petrolün sonu görünümde.
The end of the era of petroleum is in sight.
- Ham petrol çağının sonu görünümde.
- görünüm
- vista
- görünüm
- perspective
- görünüm
- {i} prospect
The financial prospects are excellent.
- Mali görünümler mükemmel.
The financial prospects are excellent.
- Finansal görünümler mükemmel.
- görünüm
- scenery
- görünüm
- (Dilbilim) profile
- görünüm
- (Bilgisayar) display
- görünüm
- (Askeri) picture
We need to look at the big picture.
- Genel görünüme bakmamız gerekiyor.
You need to look at the big picture.
- Genel görünüme bakmalısın.
- görünüm
- (Bilgisayar) configuration
- görünüm
- scene
- görünüm
- spectacle
- görünüm
- appearance, view
- görünüm
- complexion
- görünüm
- gram. aspect (of a verb)
- görünüm
- outlook , view
- görünüm
- appearance, view; aspect
