futbolcu

listen to the pronunciation of futbolcu
التركية - الإنجليزية
footballer

The best footballers are developed at Peter's football school. - En iyi futbolcular Peter'ın futbol okulundan çıkar.

Tom is an old footballer. - Tom eski bir futbolcudur.

football player

The football player has made a huge mistake. - Futbolcu büyük bir hata yaptı.

Germany has good football players. - Almanya'nın iyi futbolcuları vardır.

soccer player

I'd like to become a famous soccer player. - Ünlü bir futbolcu olmak istiyorum.

The soccer player kicked the ball. - Futbolcu topa tekme attı.

futbol
soccer

Soccer is an old game. - Futbol eski bir oyundur.

Nobody can be a head coach of a soccer team without being a soccer player. - Hiç kimse futbolcu olmadan bir futbol takımının teknik direktörü olamaz.

futbol
football

Football is an old game. - Futbol eski bir oyundur.

Football is the most known sport in the world. - Futbol, dünyada en çok bilinen spordur.

futbolcu olmak
(Spor) be a soccer player
futbolcu olmak
(Spor) be a footballer
futbolcu olmak istiyorum
i want to be a soccer player
futbol
footer
futbol
football game
futbol
volley
futbol
sideline
futbol
association football
futbolcular
Footballers
futbol
football, soccer
solak (futbolcu)
left-footer
التركية - التركية
Futbol oyuncusu: "Hele futbolcuları göklere çıkarmak ölçüsüzlük ve basitlikti."- H. Taner
Futbol oyuncusu
topçu
Futbol
ayak topu
futbol
Topu, kafa veya ayak vuruşları ile karşı kaleye sokma kuralına dayanan ve on birer kişilik iki takım arasında oynanan top oyunu, ayak topu
futbol
Topu, kafa veya ayak vuruşları ile karşı kaleye sokma kuralına dayanan ve on birer kişilik iki takım arasında oynanan top oyunu, ayak topu: "Bir çayırlıkta futbol oynayan çocuklara hakemlik yaptım."- S. F. Abasıyanık