frequently, many times

listen to the pronunciation of frequently, many times
الإنجليزية - التركية

تعريف frequently, many times في الإنجليزية التركية القاموس.

often
sık sık

O, kahvaltısını sık sık orada yer. - He often eats breakfast there.

O, kahvaltısını sık sık orada yer. - She often eats breakfast there.

often
sıkça

Bugünlerde sıkça bir enerji krizinden bahsediliyor. - We often hear about an energy crisis these days.

Her ne kadar sıkça eş anlamlı olarak kullanılsalar da; kibir ve gurur farklı şeylerdir. - Vanity and pride are different things, though the words are often used synonymously.

often
çoğunlukla

Pazartesi günleri çoğunlukla okula geç kalır. - She is often late for school on Mondays.

Çiftlik hayatından şehir hayatına geçiş çoğunlukla zordur. - The transition from farm life to city life is often difficult.

often
çoğu

Peynir çoğu kez bir fareyi bir tuzağa cezbeder. - Cheese often lures a mouse into a trap.

Alçak gönüllülük çoğunlukla kibirden daha çok yükseltir. - Humility often gains more than pride.

often
çoğu kez

Suç çoğu kez yoksullukla ilgilidir. - Crime has often been related to poverty.

Tom ve arkadaşları, çoğu kez gece yarısına kadar kart oyunu oynar. - Tom and his friends often play cards until after midnight.

often
çok kez
often
çok defa
often
çok kere
الإنجليزية - الإنجليزية
often