Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
الإنجليزية - التركية
تعريف explanation; display في الإنجليزية التركية القاموس.
- indication
- (Tıp) Endikasyon: Bir ilacın hangi hastalıklara ve hangi şekilde uygun olacağını bildirir
- indication
- {i} bulgu
- indication
- (Nükleer Bilimler) gösterge,belirti
- indication
- belirti
Cehalet bir aptallık belirtisi değildir.
-Ignorance is not an indication of stupidity.
- indication
- işaret
Onun geveleyerek konuşması onun sarhoş olduğunun bir işaretiydi.
-Her slurred speech was an indication that she was drunk.
Bir şeyin ters gittiğine dair hiçbir işaret yoktu.
-There was no indication that anything was wrong.
- indication
- iz
- indication
- {i} ölçüm
- indication
- {i} belirtme
- indication
- (Tıp) Bir ameliyatın ne gibi şartlar altında gerektiğini bildirir
- indication
- (İnşaat) gösterme, belirti
- indication
- {i} belirti, delil, gösterge, işaret
- indication
- (isim) gösterme, belirtme, belirti, işaret, bulgu, ölçüm, çıtlatma
- indication
- gösterme/gösterge
- indication
- {i} çıtlatma
- indication
- {i} bildirme, anlatma, gösterme
- indication
- belirti,gösterim
المصطلحات ذات الصلة
الإنجليزية - الإنجليزية
تعريف explanation; display في الإنجليزية الإنجليزية القاموس.
- indication
explanation; display
الواصلة
explanation; dis·playالنطق
Resimler
السابق
المفضلات