Biz ülkenin her yerinde seyahat ettik.
- We travelled all over the country.
Uçuştan sonra her yerde morlukları vardı.
- He had bruises all over after the fight.
Vücudumun her tarafında ağrılarım ve sızılarım var.
- I have aches and pains all over my body.
Onun her tarafı ağrıyordu.
- She was aching all over.
Tom raporu baştan yeniden yazmak zorundaydı.
- Tom had to write the report all over again.
Her şeye yeniden başladık.
- We started all over again.
Onun bitmiş olduğunu biliyorduk.
- We knew it was all over.
Tom her yerde seni arıyordu.
- Tom was looking all over for you.
Uçuştan sonra her yerde morlukları vardı.
- He had bruises all over after the fight.
Tom bütün hikayeyi tekrar baştan dinlemek zorunda kaldı.
- Tom had to listen to the whole story all over again.
Biz tekrar baştan başlamak zorundayız.
- We have to start all over again.
Tom bütün hikayeyi tekrar baştan dinlemek zorunda kaldı.
- Tom had to listen to the whole story all over again.
Bu yeni baştan oluyor.
- It's happening all over again.
He dropped the bucket and got paint all over the floor and his clothes.''.