التركية - الإنجليزية
تعريف eski zamanlar في التركية الإنجليزية القاموس.
- old
Hearing this song after so long really brings back the old times.
-Bu kadar uzun bir zamandan sonra bu şarkıyı İşitmek gerçekten eski zamanları geri getiriyor.
Let's get together and talk about old times.
-Buluşalım ve eski zamanlardan bahsedelim.
- times of old
- ancient times
Petroleum has been important since ancient times.
-Petrol eski zamanlardan beri önemli olmuştur.
Humans have looked to the skies to find their way since ancient times.
-İnsanlar eski zamanlardan beri kendi yolunu bulmak için göklere baktı.
- antiquity
- eski zaman
- past
- eski zaman
- yore
- eski zaman
- lang syne
- eski zaman
- in ancient time
- eski zaman
- former time
- eski zaman
- antiquity
- eski zaman
- old-time
- eski zaman
- langsyne
- eski zaman
- yesteryear
- eski zaman
- old time
- eski zaman
- paleo
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف eski zamanlar في التركية التركية القاموس.
- Eski zaman
- (Osmanlı Dönemi) KADÎM
المصطلحات ذات الصلة
eski zamanlar
الواصلة
es·ki za·man·larResimler
المفضلات