ermäßigt

listen to the pronunciation of ermäßigt
الإنجليزية - التركية

تعريف ermäßigt في الإنجليزية التركية القاموس.

abandoned
{s} terkedilmiş

Irmağın kenarında terkedilmiş bir araba vardı. - There was an abandoned car by the river.

Uzun zaman önce terkedilmiş küçük kasaba zamanla donmuş gibi görünüyor. - The small town, abandoned long ago, seems frozen in time.

abandoned
{s} kullanılmayan
abandoned
{s} coşkulu, coşkun
abandoned
{s} ahlaksız
abandoned
çapkın
abandoned
terk edilmiş

Tom yalnız ve terk edilmiş hissetti. - Tom felt lonely and abandoned.

Tom Park caddesinde terk edilmiş bir binada saklanıyor. - Tom is hiding in an abandoned building on Park Street.

abandoned
bozgun
abandoned
metruk
abandoned
arsız
abandoned
ahlâksız
cut-price
tenzilatlı
cut-price
ucuz
cut-price
indirimli
abandoned
abandon ada/bırak
abandoned
{s} haylaz
abandoned
kötü yola düşmüş
abandoned
{s} ahlaksız; utanmaz
abandoned
hayâsız
abandoned
{s} terkedilmiş, bırakılmış, metruk
ألمانية - الإنجليزية
abated
abandoned
cut-price
reduces
reduced