erelong

listen to the pronunciation of erelong
الإنجليزية - التركية
hemen
soon
birazdan

Tom birazdan evde olmalı. - Tom should be home soon.

Tom birazdan burada olmalı. - Tom should be here soon.

soon
pek yakında
soon
hemen

Tom liseden mezun olduktan hemen sonra Boston'a geldi. - Tom came to Boston soon after graduating from high school.

Okulun yakıldığına dair haberler şehirde hemen yayıldı. - The news that the school had been burned down soon spread though the town.

soon
erken

Üzgünüm sana daha erken yazamadım. - I'm sorry I couldn't write to you sooner.

Eğer ambulans biraz daha erken gelseydi Tom hayatta kalabilirdi. - Tom could have survived if the ambulance had arrived a little sooner.

soon
(zarf) çok geçmeden, yakında, pek yakında, birazdan, biraz sonra, çabuk, erken, erkenden, hemen, neredeyse, seve seve
soon
ha bugün ha yarın
soon
er
soon
kolaylıkla
soon
çoka varmaz
before long
çabuk
before long
yakında
soon
yakın zamanda

Yakın zamanda Boston'a geri gidecek misin? - Are you going back to Boston anytime soon?

Tom'un yakın zamanda hapishaneden çıkacağı olası değil. - It's unlikely that Tom will get out of prison anytime soon.

soon
yakında

Sanırım yakında tüm işleri bitirmiş olacaksınız. - I think you will have done all the work soon.

Kasabada veya kasabanın yakınında bir veya iki büyük fabrika kurulduysa, insanlar iş bulmaya gider, ve yakında bir endüstriyel alan büyümeye başlar. - After one or two large factories have been built in or near a town, people come to find work, and soon an industrial area begins to develop.

soon
tercihan
before long
(Fiili Deyim ) çok geçmeden , hemen ardından
before long
çok geçmeden

Hava tahmini göre, yağışlı mevsim çok geçmeden başlayacak. - According to the weather forecast, the rainy season will set in before long.

O, çok geçmeden tövbe etti. - He came to repent before long.

الإنجليزية - الإنجليزية
erelong
المفضلات