İthal arabalara güçlü bir talep vardır.
- Imported cars are in strong demand.
Bu, Almanya'dan ithal edilen bir arabadır.
- This is a car imported from Germany.
Tom ithal edilmiş bir arabayı kullanıyor.
- Tom drives an imported car.
Bu, Malezya'dan ithal edilmiş bir ham maddedir.
- This is a crude material imported from Malaysia.
Transistör'ün icadı yeni bir çağ başlattı.
- The invention of the transistor introduced a new era.
Kahve, Avrupa'ya Arabistan'dan tanıtıldı.
- Coffee was introduced into Europe from Arabia.
Tom Mary'yi John'a tanıttı.
- Tom introduced Mary to John.