discalced

listen to the pronunciation of discalced
الإنجليزية - التركية
yalınayak/sandal giyen
barefoot
yalınayak

O kadar ürkmüştü ki yalınayak dışarı koştu. - He was so startled that he ran outside barefoot.

Sabah, çimlerin üzerinde çiy yalınayak dokunmak iyidir. - In the morning, it is good to touch barefoot the dew on the grass.

barefoot
s., z. yalınayak
barefoot
çıplak ayakla

Ben bir seferinde bir adamın çıplak ayakla sıcak kömürlerin üzerinde yürümesini gördüm. - I once saw a man walk barefoot over hot coals.

Çimlerin üzerinde çıplak ayakla dolaşmayı severim. - I love walking barefoot on the grass.

barefoot
{s} çıplak ayaklı

Tom daima çıplak ayaklıdır. - Tom is always barefoot.

Çocuklar çıplak ayaklıydılar. - The children were barefoot.

الإنجليزية - الإنجليزية
shoeless; barefoot; without shoes on; wearing sandals rather than shoes

Brother John is a member of the Discalced Carmelites.

(used of certain religious orders) barefoot or wearing only sandals; "discalced friars
Unshod; barefooted; in distinction from calced
{s} barefoot