التركية - الإنجليزية
تعريف dinamikler في التركية الإنجليزية القاموس.
- dinamik
- (Ticaret) nonconformist
- dinamik
- driving
- dinamik
- dynamic
The Web is a gigantic, dynamic document.
-Ağ devasa dinamik bir ağ.
Culture plays a dynamic role in shaping an individual's character, attitude, and outlook on life.
-Kültür bir bireyin karakterinin, davranışının ve hayata bakış açısının şekillenmesinde dinamik bir rol oynar.
- dinamik
- dynamical
- dinamik
- dynamics
- Dinamik
- vigorous
- dinamik
- dynamıcs
- dinamik
- high pressure
- dinamik
- dynamic; dynamics
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف dinamikler في التركية التركية القاموس.
- Dinamik
- devim bilimi
- Dinamik
- devinimbilimi
- DİNAMİK
- (Osmanlı Dönemi) Fls: Sâbitin zıddı olarak bir kuvvet tesiriyle dâim hareket halinde bulunan ve bulunduran, bir değişmesi, bir oluşu olan. Hareketle birlikte te'sirli kuvveti de olan
- DİNAMİK
- (Osmanlı Dönemi) Hareket eden, durup dinlenmek bilmeyen, hareketli
- DİNAMİK
- (Osmanlı Dönemi) yun. Cisimlerin hareketleriyle bunları meydana getiren sebebler arasındaki alâkayı araştıran mekanik ilminin bir kolu
- dinamik
- Devimsel
- dinamik
- Canlı, etkin, hareketli
- dinamik
- Canlı, etkin, hareketli: "Önce bir şey kotarmak, sonra bunun üzerine konuşulanlara kulak vermek, düzeltmek, daha olumlu, daha dinamik, daha sağlıklı bir yoldur kanısındayım."- H. Taner
- dinamik
- Devinimbilim
- dinamik
- Mekaniğin kuvvet, hareket, enerji arasındaki ilişkilerini inceleyen dalı, devim bilimi
المصطلحات ذات الصلة
dinamikler
الواصلة
di·na·mik·lerResimler
المفضلات