beschleunigt

listen to the pronunciation of beschleunigt
ألمانية - التركية
hızlandırılmış
الإنجليزية - التركية

تعريف beschleunigt في الإنجليزية التركية القاموس.

expedited
hızlandırılmış

Hızlandırılmış teslim ilave on dolara mal olacak. - Expedited delivery will cost an additional ten dollars.

faster
{f} daha hızlı

Ken senden daha hızlı koşar. - Ken runs faster than you.

Işık sesten çok daha hızlı hareket eder. - Light travels much faster than sound.

accelerated
hızlı
expedited
{f} hızlandır

Hızlandırılmış teslim ilave on dolara mal olacak. - Expedited delivery will cost an additional ten dollars.

summary
özet

Lütfen özetinizi salıya kadar gönderin. - Please send in your summary by Tuesday.

Ben yazıyı okudum ve şimdi bir özet yazıyorum. - I have read the article and now I am writing a summary.

accelerated
İvmelendirilmiş, hızlandırılmış
accelerated
hızlandırılmış
accelerated
hızlandır(mak)
expedited
hızlanmış
faster
hızlı

Bir köpek bir insanın koşabildiğinden daha hızlı koşabilir. - A dog can run faster than a man can.

Kim daha hızlı koşar, Ken mi Tony mi? - Who runs faster, Ken or Tony?

summary
Hulâsa
accelerated
(sıfat) hızlandırılmış
accelerated
{f} hızlandır: adj.hız
accelerated
hızlandır

O, arabasını hızlandırdı. - She accelerated her car.

O, birden arabayı hızlandırdı. - Suddenly, he accelerated the car.

accelerated
{f} hızlandır: adj.hızlandırılmış
faster
hızlan

Nefes almam hızlandı ve gerildim. - My breathing got faster and I became tense.

Yazılım donanımın hızlanmasından daha hızlı yavaşlıyor. - Software is getting slower more rapidly than hardware becomes faster.

summary
summarily resmi muameleyi beklemeden
summary
{s} seri