Your ideas are different from mine.
- Senin fikirlerin benimkinden farklı.
The calculator on the table is mine.
- Masadaki hesap makinesi benim.
She is a friend of mine.
- O benim bir arkadaşım.
Her house is in the neighborhood of mine.
- Onun evi benimkinin çevresindedir.
It is easy for me to read this book.
- Bu kitabı okumak benim için kolay.
It's too hard for me.
- Bu benim için çok zordu.
I bought this book for myself, not for my wife.
- Ben bu kitabı karım için değil, kendim için satın aldım.
I can't bring myself to trust his story.
- Ben onun hikayesine inanamıyorum.
Put yourself in my position.
- Kendini benim yerime koy.
My opinion is similar to yours.
- Benim görüşüm seninkine benzer.
The human is an egocentric animal.
- İnsan benmerkezcil bir hayvandır.
My brother-in-law is really egotistical.
- Eniştem gerçekten bencil.
She had a mole on her face.
- Onun yüzünde bir ben var.
Benzene molecules are hexagonal in shape.
- Benzen molekülleri altıgen şeklindedirler.
O utanç içinde başını eğdi.
- She bent her head in shame.