belästigung

listen to the pronunciation of belästigung
ألمانية - التركية
[die] sarkıntılık, sataşma; rahatsızlık¡
sinirlendirme
tacizden
taciz olmak
tacizde
sarkıntılık
الإنجليزية - التركية

تعريف belästigung في الإنجليزية التركية القاموس.

annoyance
{i} kızgınlık
annoyance
{i} kızdırma
annoyance
baş ağrıtma
annoyance
can sıkma
annoyance
üzüntü kaynağı
harassment
usanç
annoyance
sıkıntı/üzüntü kaynağı
annoyance
{i} rahatsız etme
annoyance
{i} sıkıntı

Tom'un sıkıntısını anlayabiliyorum. - I can understand Tom's annoyance.

Tom sıkıntısını gizlemeye çalıştı. - Tom tried to hide his annoyance.

annoyance
{i} baş belası, bela, sıkıntı veren şey/kimse
annoyance
can sıkıntı
annoyance
{i} rahatsızlık
annoyance
{i} baş belâsı
harassment
{i} sinirlendirme
harassment
{i} usandırma
ألمانية - الإنجليزية
harassment
pestering
molestation
annoyance
nuisance
Belästigung durch Umweltverschmutzung
nuisance
sexuelle Belästigung
sexual harassment
sexuelle Belästigung
molestation