Lucy'ye büyük ebeveynleri tarafından şaka yapıldı.
- Lucy was bantered by her grandparents.
Konuşma dostça şakayla başladı fakat morluklarla sona erdi.
- The conversation started with friendly banter but ended in bruises.
Şaka yapma zamanı değil.
- This is no time for joking.
Tom Mary'nin şaka yapmadığını fark etmeden önce güldü.
- Tom laughed before he realized Mary wasn't joking.
Şaka yapıyor olmalısın.
- You've got to be joking.
Şaka yapıyor olmalısın.
- You have to be joking.
Şaka yapıyor olmalısın.
- You have to be joking.
Şaka yapıyor olmalısın!
- You have got to be joking!