Birçok siyasetçi komite üzerine güçlü bir baskı uygulamıştır.
- Several politicians exerted strong pressure on the committee.
Komiteye bir kadın ilave ettiler.
- They added a woman to the committee.
Bir kongre heyeti geldi.
- A committee of congressmen has arrived.
Heyet üyelerinin hepsi mevcut.
- The committee members are all present.
O, 2002 yılında parti yönetim kurulu başkanlığına seçildi.
- He was elected chairman of the caucus in 2002.
Diğerleri bir seçim düzenlerken, bazı devletler parti yönetim kurulu tarafından birincil adaylar seçerler.
- Some states select primary candidates by caucus, while others hold an election.