auslastung

listen to the pronunciation of auslastung
ألمانية - التركية
kullanım oranı
الإنجليزية - التركية

تعريف auslastung في الإنجليزية التركية القاموس.

utilization
{i} kullanım
loading
yükleme

Bu kamyonetin yükleme kapasitesi nedir? - What is the loading capacity of that van?

Kamyonu yüklemeye hazırız. - We're ready to begin loading the truck.

loading
(Askeri) YÜKLEME: Birliklerin, teçhizatın ve ikmal maddelerinin gemilere, uçaklara, trenlere, kara nakil araçlarına ve diğer nakil araçlarına konması işlemi. Bak. "administrative loading", "block stowage loading", "bulk loading", "cargo", "combat loading", "commercial loading", "commodity loading", "convoy loading", "cross-loading (personnel) ", "endurance loading", "horizontal loading", "preload loading", "rail loading", "selective loading", "unit loading", "vertical loading"
usage rate
kullanım oranı
load factor
yük faktörü
loading
doldurma
loading
sürşarj
loading
ek maliyet
loading
{f} yükle

Bavullar yükleme için hazırdı. - The suitcases were ready for loading.

Kamyonu yüklemeye hazırız. - We're ready to begin loading the truck.

utilization
yararlanma
utilization
kullanma
fill rate
dolgu oranı
loading
ağırlaşması veya kalınlaşması için herhangi bir şeye katılan madde
loading
{i} yük

Onlar gemiye petrol yüklüyorlar. - They are loading oil into the ship.

Şimdi gemiye kömür yüklüyorlar. - They are loading coal into a ship now.

loading
masrafları karşılamak için prime eklenen miktar
loading
{i} film takma