التركية - الإنجليزية
تعريف atkılar في التركية الإنجليزية القاموس.
- atkı
- weft
- atkı
- muffler
- atkı
- scarf
Put this scarf around your neck.
-Bu atkıyı boynuna koy.
She wore a red scarf around her neck.
-Boynuna kırmızı bir atkı takmıştı.
- atkı
- shawl
- atkı
- winnow
- atkı
- (Havacılık) fill
- atkı
- comforter
- atkı
- stock
- atkı
- fichu
- atkı
- strap
- atkı
- wimple
- atkı
- woof
- atkı
- shawl, scarf, muffler, wrap; woof, weft; winnow yaba
- atkı
- wrap
- atkı
- wrapper
- atkı
- shawl, stole
- atkı
- weaving woof, weft
- atkı
- kerchief
- atkı
- tippet; weft; shoe buckle
- atkı
- stole
- atkı
- shoe strap
- atkı
- bride
- atkı
- shoe buckle
- atkı
- {i} tippet
المصطلحات ذات الصلة
التركية - التركية
تعريف atkılar في التركية التركية القاموس.
- Atkı
- bürgü
- atkı
- Büyük yaba
- atkı
- Dokumacılıkta mekikle enine atılan iplik
- atkı
- Dokumacılıkta kumaşı oluşturan iki iplik sisteminden kumaşın enine doğru yani kumaş kenarına dik olarak yerleşenleri tanımlar
- atkı
- Soğuğa karşı omuzlara, başa, sırta veya boyna alınan örtü
- atkı
- Kapı ve pencerelerin yapımında üst tarafa konan ağaç, taş veya beton destek, üst eşik
- atkı
- Kapı ve pencerelerin üstüne atılan ağaç,taş veya beton destek
- atkı
- Dokuma kumaşta, kumaş eni yönünde yer alan iplikler
- atkı
- Soğuğa karşı omuzlara, başa, sırta veya boyna alınan örtü: "Omuzlarına attığı kalın yün atkıya rağmen üşümüş gibi titriyordu."- R. N. Güntekin
- atkı
- Bazı kadın ayakkabılarında ve çocuk patiklerinde ayağın üstünden geçen, yandan iliklenen ince uzun parça
- atkı
- Dokuma tezgâhlarında mekikle enine atılan iplik, argaç
المصطلحات ذات الصلة
atkılar
الواصلة
at·kı·larResimler
المفضلات