Birçok Amerikalının bir otomobile sahip olmak için parası yoktu.
 - Most Americans did not have the money to own an automobile.
Ben her zaman bir spor arabaya sahip olmak istedim.
 - I've always wanted to own a sports car.
Kendimi kendi tanrım olarak görüyorum.
 - I perceive myself as my own god.
Kendi yaşamını riske atarak çocuğu kurtardı.
 - He saved the boy at the risk of his own life.
Hiç kimse kendisinin düşmanı değildir.
 - Nobody is his own enemy.
Tom, kendisinin en kötü düşmanı.
 - Tom is his own worst enemy.
Onların kendi çocukları olmadığı için küçük bir kızı evlat edinmeye karar verdiler.
 - Since they had no children of their own, they decided to adopt a little girl.
Onların kendi çocukları olmadığı için bir kız evlat edinmeye karar verdiler.
 - Since they had no children of their own, they decided to adopt a girl.
Robotların, kendi kararlarını verebilmelerine olanak tanımak tehlikeli olabilir; çünkü sahiplerine karşı çıkabilirler.
 - Allowing robots to take their own decisions can be dangerous, because they can turn against their owner.